EKONOMİSTLERDEN ABD’DEKİ VAHİM TABLOYA DUA ÖNERİSİ!

ABD’de yaşanan kepenk kapatma krizinin ardından Obama yönetimi zor günler yaşarken, geçen ay “tahvil alım programına devam” diyen ABD Merkez Bankası FED’in bu tutumunu önümüzdeki aylarda da sürdüreceği belirtiliyor. Ülke için kritik tarihin de 17 Ekim olduğu, bu tarihte ABD Kongresinde ek borçlanma yetkisinin alınamaması durumunda Türkiye’de 2001 yılında Anayasa Kitapçığı fırlatılmasıyla birlikte oluşan benzer bir krizin ortaya çıkacağı vurgulanıyor. Vahim bir tablo çizen ekonomistler, sorununun çözülmesi için dua edip beklemenin en rasyonel çözüm olacağını söylüyor.

İzmir Ekonomi Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Coşkun Küçüközmen, ABD’de yaşanan ‘kepenk kapatma’ krizinin Türkiye’de 2001 yılında yaşanan Anayasa Kitapçığı fırlatma krizine benzediğini belirterek, “Teşbihte hata aranmaz misali ülkemizde 2001 Şubat Anayasa kitapçığı fırlatma krizine benzer bir durum ABD’de yaşanıyor. ABD’de 17 Ekim’e kadar olan süre kritik olacaktır. Zira ABD’nin temerrüde düşeceği söylentilerinin giderek yayılması çok yakın gelecekte nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğumuzun işaretlerini veriyor” dedi.

ABD’de Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu bulunduran Cumhuriyetçiler ile Demokratların üstün olduğu Senato’da bütçelerin denkleşmemesiyle oluşan kriz sonucu ülkede işler durma noktasına gelmişti. ABD’de yaşanan durumu uluslararası finansman açısından değerlendiren Doç. Dr. Küçüközmen, “Sağlık sigorta sistemini uygulamasının ertelenmesi ve ek bütçe yetkisi (borç tavanı) uygulamalarında Obama yönetiminin Cumhuriyetçiler tarafından sıkıştırılması ile başlayan tartışmalar ABD’nin 1 Ekim tarihi itibarıyla tatile çıkmasıyla sonuçlandı.  Tüm kamu dairelerinde acil işler dışındaki işler dururken, işi durduranlar bir nevi ücretsiz izne ayrılmış oldular.  Bu durumda, geçen ay ‘tahvil alım programına devam’ diyen ABD Merkez Bankası FED’in bu tutumunu önümüzdeki aylarda da sürdüreceğinin bir garantisi olarak görülüyor” şeklinde konuştu.
ABD’de ek borçlanma limitinin 17 Ekim’de dolduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Küçüközmen, şunları söyledi:

“Ülkede, yeni limit sağlanmaması durumunda temerrüde yol açacak. Tüm dünyanın son derece tehlikeli bir ekonomik darboğaza girmesine neden olabilecek bu durumun gerçekleşmesi düşük bir ihtimal. 17 Ekim tarihine az bir süre kalmış olsa da stres testleri yaparak elde edilecek sonuçları kısa vadeli politika tercihlerine yansıtarak tedbirli olmakta yarar var. Küresel finans sisteminin büyük kısmının uzun vadeli ABD hazine bonolarına dayanıyor. Doların dünya rezerv parası olduğu bir ortamda ABD’nin temerrüde düşmesinin sonuçlarının ne olacağını kestirmek zor, zira ABD bugüne kadar hiç temerrüde düşmedi. Belirsizliğin hâkim olduğu bu dönemde yapılacakların sınırlı olması en büyük kısıt. Sorunun çözülmesi için dua edip beklemek en rasyonel çözüm olacaktır.”