8. ULUSLARARASI DİL, YAZIN, DEYİŞBİLİM SEMPOZYUMU İEÜ’DE YAPILDI
İzmir Ekonomi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık Bölümü tarafından düzenlenen sempozyuma geniş bir katılım gözlendi. Türkiye’deki üniversitelerin yanı sıra Amerika, Almanya, Arnavutluk, Hollanda, İngiltere, İrlanda, Estonya, Hırvatistan, Bulgaristan, Yemen, Kırgızistan, İran, İsrail, Rusya ve Tayland gibi ülkelerden dil bilimciler sempozyuma katılarak bildiri sundu. İEÜ Mütercim Tercümanlık Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Neslihan Yetkiner, sempozyumun uluslararası iş birliği ve bilimsel araştırmalara olanak vermesi, genç araştırmacıları disiplinler arası çalışmalarda buluşmaya ve yer almaya teşvik etmesi açısından çok faydalı geçtiğini söyledi.
Sempozyumun ünlü konukları da vardı. Kitapları pek çok dile çevrilen yazar Buket Uzuner, Yazarın Bir Kabusu Veya Kurtuluşu Olarak: Edebiyat Çevirisi” konulu bir sunum yaptı. Uzuner, çevrilmiş her edebiyat eseri artık hem yazarın hem de çevirmenin ortak kitabı olduğunu belirterek “Buna karşın her yazarın içinde çevirmen haindir diye bir kuşku vardır. Bu biraz da bir annenin bebeğini anaokuluna bırakırken yaşadığı endişeye benzer. Bebek istismar edilse bile bunu anlatamayacak ama bunun kötü etkilerini ömür boyu taşıyacaktır. Çevirmen hain değildir ancak yazarın kendini ifade etmekte kullandığı tek araç sözcüktür. O yüzden bu endişeyi hep taşır.” dedi.
Şair Ataol Behramoğlu da “Bir Şiir Çevirmek” konulu sunumunda şiir çevirmenin zorluklarından söz etti. Çevirmenin mutlaka şairin iç sesini duyarak çeviri yapması gerektiğini belirten Behramoğlu, “Çeviri bir ülkenin edebiyatını belirler. Bunun içinde en zoru da şiir çevirisidir. Çünkü o duyguyu, anlamı vermek her çevirmenin harcı değildir. Zaten günümüzde de korkunç şiir çevirileri okuyoruz. Bence bu alanda bir denetim mekanizmasının olması şart” diye konuştu.