‘SAĞLIK KONTROLÜ İHMAL EDİLMEMELİ’

Türkiye’de Sağlık Bakanlığı verilerine göre, kalın bağırsak kanserinin kadınlar arasında görülme sıklığının üçüncü, erkeklerde dördüncü sırada yer aldığı belirlendi. Kalın bağırsak kanserlerinin nedeninin tam olarak bilinmediği ancak gelişiminde çevresel ve ailesel faktörlerin etkili olduğu belirtilerek, 50 yaş ve üzerindeki kişilerin sağlık kontrolünü düzenli yaptırması gerektiği vurgulandı.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Hemşirelik Bölümü Öğretim Görevlisi Deniz Harputlu, kalın bağırsak kanserlerinin çoğunlukla polip ya da adenoma olarak adlandırılan bağırsak duvarındaki küçük oluşumlarla başladığını dikkat çekerek, bunların zamanla büyüyerek çevreye yayılım gösterebilen kanser dokusuna dönüşebileceğini kaydetti. Gelişimin 5 ile 10 yıl sürdüğünü aktaran Harputlu, “Genel olarak, karında dolgunluk hissi, ağrı, kilo kaybı, makattan kanama, açıklanamayan kansızlık/solukluk, kabızlık-ishal gibi normal bağırsak alışkanlıklarında değişme ve bağırsak tıkanması görülebilir. Yaş ve aile öyküsü en önemli risk faktörüdür. Aynı zamanda meme, yumurtalık ve rahim kanseri olan kişiler de kalın bağırsak kanserine yakalanma konusunda riskli kişilerdir” dedi.
‘Erken Teşhis Tedavide Başarıyı Arttırıyor’
Kanser öncüsü oluşumların erken evrede yakalanması tedavi için başarı oranını arttırdığını ifade eden Harputlu, özellikle riskli grupta olanların şikâyeti olmasa da belirli aralıklarla sağlık taramasından geçmelerinin önemli olduğunu kaydetti. Harputlu, şunları söyledi:
“Kolon kanseri riski açısından 50 yaşından başlanarak, yılda bir dışkıda gizli kan testi, 5 yılda bir kolonun alt kısmının, 10 yılda bir de tüm muayene edilmesi gerekir. Düzenli egzersiz yapılması, kalın bağırsak kanseri dahil bir çok kanser gelişme riskinin azaldığını göstermiştir. Fazla kilolar atılmalı, sigara kullanımına son verilmelidir. Aşırı alkol tüketimi yapılmamalı, sağlıklı gıda tüketimine özen gösterilmelidir.”