Çocukluk tutkusu Avrupa şampiyonluğuna dönüştü

Henüz ortaokuldayken başladığı okçulukta kendini hızla geliştirerek 17 yaşında Avrupa şampiyonluğuna ulaşan İzmirli Ali Osman Yangöz, tutkusundan üniversitede de vazgeçmedi. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Mimarlık Bölümü'nde okuyan ve bu dönemde de birçok turnuvaya katılarak kariyerine 14 madalya sığdıran Yangöz, iyi bir mimar olmanın yanı sıra okçulukta yeni gençleri yetiştirmek için antrenörlük yapmayı hedef olarak belirledi. Yangöz, “Mimarlığa ilgim var, bu alanda kendimi geliştirmek istiyorum. Ancak okçuluk da benim için tarifsiz bir tutku, mutluluk. Nitelikli bir mimar olmanın yanı sıra antrenörlük de yaparak ülkemize okçulukta yeni başarılar kazandıracak gençleri yetiştirmeyi amaçlıyorum” dedi.
İzmir’in Foça ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki Ali Osman Yangöz, okçulukla 2009 yılında tanıştı. Çocukken okçu olmanın hayalini kuran, televizyonda atıcılıkla ilgili sporları takip eden Yangöz, ailesinin de desteğiyle Okçuluk Spor Kulübü’ne yazılarak Halkapınar’da antrenmanlara gitmeye başladı.
FOÇA’DAN HALKAPINAR’A GİDEREK ÇALIŞTI
Büyük bir azim göstererek pazar hariç her gün Foça'dan Halkapınar'a giden ve bir süre sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin de sporcusu olan Yangöz'ün yeteneği, kısa zamanda antrenörleri tarafından fark edildi. Milli Takım’a kadar yükselen Yangöz, 2013 yılında Romanya’da yapılan Gençler Avrupa Kupası’ndan birincilikle döndü. Ferdi Yıldızlar Türkiye Şampiyonası’nda da birinciliği bulunan Yangöz, spordaki başarısını eğitime de taşıyarak İzmir Ekonomi Üniversitesi’ni kazandı. Üniversite döneminde de okçulukla ilgilenerek Türkiye genelindeki çeşitli turnuvalarda dereceye giren Yangöz, son olarak da gönüllüsü olduğu Kızılay Karşıyaka Şubesi adına yarıştığı, geçtiğimiz ay yapılan “Kurumlar Okçuluk Turnuvası”nda birinci oldu.
AİLECEK SPORA YATKINIZ
Bu yıl üniversiteden mezun olmaya hazırlanan Yangöz, eğitimdeki başarısında sporun çok belirleyici olduğunu söyledi. Yangöz, “Babam, eski bir atlet ve güreşçi. Ağabeyimin de birçok alanda spor deneyimi var. Ailecek spora yatkın olduğumuzu söyleyebilirim. Küçükken futbolu, basketbolu da çok oynardım ama bireysel sporlara ilgim başkaydı. Ailem, sporcu olmam için beni cesaretlendirdi, bana her konuda destek oldu ve Avrupa şampiyonluğuna giden yolumu açtı” dedi.
EMEKLİ OLMAYA NİYETİM YOK
Yangöz, şöyle devam etti: “Üniversitede sevdiğim, istediğim bir bölümde okuyorum. Mezun olduktan sonra mesleğimi yapmayı hedefliyorum. Üniversitede edindiğim bilgileri uygulamak için sabırsızlanıyorum. Tüm bunları gerçekleştirirken bireysel olarak okçulukta da devam edeceğim. Mimarlık yaparken okçuluktan emekli olmaya niyetim yok. Bir diğer hedefim ise, gençlerin bu alanda yetişmesine katkı sağlamak. Şu anda çevremdeki birçok kişiyi bu alanda yönlendiriyor, onlara destek oluyorum. Antrenör olarak profesyonel anlamda da gençleri yetiştirmek istiyorum. Okçuluk; motivasyonu güçlendiren, özgüveni yükselten, kişiyi her zaman geliştiren ve vücudun nasıl kullanılması gerektiğini öğreten bir spor. Gençlerin yanı sıra farklı yaşlardan kişiler de okçulukla ilgilenebilir.”