OSMANLI KADININI İPEK VE KEÇEYLE YANSITTI
Osmanlı kadınlarının kırılgan, yumuşak ve narin doğası ipek ve keçeye yansıdı. İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü Araştırma Görevlisi Duygu Kocabaş, Osmanlı İmparatorluğu’nda kadın olgusunu sanat eserine dönüştürdü.
“Giz” adını verdiği çalışmasında, kadının Osmanlı İmparatorluğu Batılılaşma döneminde yaşadığı değişimi, kadının geleneksel ve modern yapısını inceleyen Kocabaş, “Keçeyle ipeği, kadının şefkatli, kırılgan, yumuşak ve narin doğasını simgelemesi amacıyla seçtim. Batılılaşma dönemi çok köklü değişimleri de beraberinde getiriyor. Ancak Osmanlı’da kadın daha çok geleneksellikle ilişkilendiriliyor. Kadının giyim kuşamına, dışarı çıkmasına, alışveriş yapmasına, toplum içindeki tavır ve görünümüne dikkat ediliyor. Ben de bu kırgınlık ve narinlik dönemini anlatmak için ipek ve keçeyi kullandım” dedi.
‘Tasarımda sebep-sonuç ilişkisi’
Çeşitli kalınlıklardaki ipliklerle organik hacimli formlar oluşturduğunu, halat sarmalları, saç örgüleriyle Osmanlı’nın Batılılaşma dönemi kadınını aktardığını belirten Kocabaş, şunları söyledi:
“Her biri farklı bir kavramdan hareketle oluşturulmuş formlar, kadınların o dönem yaşadıkları değişimleri ve toplumun kabul ediş sürecindeki sıkıntıları da anlatıyor. İpliklerden yapılmış hacimli organik formlar, döndürülmüş sıkıştırılmış kumaşlar toplumsal baskıyı yansıtıyor. Düğümler üstesinden gelinmesi gereken kalıplaşmış düşünceleri aktarıyor. Halatlar bağımlılıktan uzaklaşmayı, drapeli kumaş katmanları sarmalanan bedenleri gösteriyor.”